AH...! HALEP AH....!
AH...! HALEP AH....! - Canibim.Com

 

                                                                            

                                               ORDU HALEP'E !...

   

“Halep’te ateşkes sağlandı” haberi Salı akşamı saat 19.00’dan sonra geldi.

Ümitlerin tümüyle sona erdiği, Halep’in yakılıp yıkıldığı, insanların, çocukların sokakta katledildiği, kadınlara tecavüz edildiği sırada gelen haber, adeta insanı hayata döndüren bir nefes gibiydi.

Türkiye’nin aktif çabası sonuç vermişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin ile 3 defa; Dışişleri Bakanlığı İran’la 2 defa görüşmüş, sahada da MİT, Halep’te savaşan muhaliflerle Rusları bir araya getirmişti.

Rusya’nın baskısı ile Esed Rejimi ateşkese “evet” demiş, İran da rıza göstermiş idi.

Yine de herkes de bir tedirginlik vardı. Anlaşma nasıl uygulanacak, Halep’i terk edecek sivillerin ve muhalif savaşçıların güvenliği nasıl sağlanacaktı?

İSTİKLAL CADDESİ’NDE ATILAN O SLOGAN

Halep’te yaşanan dram milletin başını önüne eğdirmiş, öfkesini kabartmıştı. Sokaklar hareketlenmeye, millet kıpırdanmaya başlamıştı.

O akşam da, bir önceki gün olduğu gibi İstanbul ve Ankara’da millet sokaktaydı. İstiklal Caddesi’nde toplanan binler “Katil Rusya” sloganlarıyla Konsolosluğa doğru yürüdü. Fatih’te hedef İran Konsolosluğu idi.

Ankara’da İran Büyükelçiliği protesto edildi.

Sokakta haykıran on binler, hiç şüphesiz varılan ateşkesten haberdardı.

Onlar da herkes gibi ateşkesin nasıl uygulanacağı konusunda endişe duyuyordu.

O endişeleri gideren slogan tam o sırada geldi:

“Ordu Halep’e.... Ordu Halep’e...”

Boynu bükük, öfkesi kabarmış on binler varılan ateşkesin uygulanması için bile orada olunması gerektiğini biliyor, anlıyordu.

“Kardeşim! Barış mı istiyorsun. Öyleyse Ordu Helep’e...” diyordu.

Sahada değilsen, Mehmetçik orada değilse köşeye sıkıştırılmış sivil insanları bile oradan çıkarıp 20 km öteye götüremezdin.

Nitekim “Ordu Halep’e” diyenler haklı çıktı.

Sivilleri almak için 33 otobüs çalışır halde hazır olmasına rağmen Halep halkı, kadını, çocuğu, erkeği, hastası, yaralısı, cenazesi ile oradan çıkamadı.

Sabah saat 05.00’te ilk kafile ayrılacaktı. Olmadı. İran milisleri ve Rejim ateşkesi bozdu ve çalışan otobüslere binmek için bekleyen Haleplileri bombalamaya başladı.

Hiçbir sebep yok iken, durduk yere.

Neden?

İran’ın Suriye’de elinin altında 70 bin Şii milis olduğu için. Buna Lübnan’dan gelen 10 bine yakın Hizbullah gücü dahil.

Neden?

Türk Ordusu Halep’te, Halep için “tek kurşun” atmadığı için.

Barış mı diyorsun, Halep kurtulsun mu istiyorsun, genç kızların tecavüzü, çocukların katli önlensin mi istiyorsun?

Millet sana yolu gösteriyor:

“Ordu Halep’e...”

“HALEP’E YOL AÇIN”

“Türkiye’nin masada güçlü olması için halkın sokakta olması lazım” diyen İHH İnsani Yardım Vakfı İstanbul’dan Halep’e yola çıktı. 81 vilayet hareketlendi. Sakarya, Ankara, Kayseri, Konya, Maraş toplanma merkezleri. Hedef Hatay Cilvegözü’nden Halep.

Birileri Suriye’ye yardıma giden MİT TIR’larını durdurmuştu o yolda. Halep bugün onun bedelini ödüyor. Onlara inat millet o yolu takip ederek Halep’e varacak.

Millet hareketlenince Binali Yıldırım, Kemal Kılıçdaroğlu, Devlet Bahçeli ilk kez kameraların karşısına birlikte çıktı “terörle mücadele bir beka sorunudur” dediler.

Sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan konuştu: “Terör örgütlerine karşı milli seferberlik ilan ediyorum” dedi.

Yaşadığımız dönemi İstiklal Harbine benzetti Cumhurbaşkanı Erdoğan:

“Türkiye’yi İç Anadolu’da sıkıştırmak, bir avuç toprağa mahkum etmek istiyorlardı. Bugün Halep’te olduğu gibi.”

Erdoğan “Türkiye’ye savaş açtılar” diyor, “Bu bir güç savaşıdır.”

Millet slogan atıyor: “Ordu Halep’e... Ordu Halep’e...”

Durmuyor, “Halep’e Yol Açın” deyip konvoya katılıyor...

Erdoğan “Milli seferberlik” diyor...

Millet ses veriyor: “Seferdeyim! Yola çıktım.”

Kalanlar duaya duruyor:

“Allah, Halep’i, Şam’ı, Kudüs’ü kurtarsın.” (Celal Kazdağlı)

NOT:BÜTÜN DUALARIMIZDA VARSIN...

 

Tüm GÜNCEL MESELELER